Eyüpsultan Belediyesi Odayeri Ekolojik Yaşam Çiftliği Projesiyle Sürdürülebilir Tarımı Destekliyor
Eyüpsultan Belediyesi, Odayeri Ekolojik Yaşam Çiftliği projesiyle sürdürülebilir yaşamı destekleyen, ilçenin doğasını koruyan, yaşam kalitesini zenginleştiren insan odaklı ve çevreci tarım yapılmasını sağlıyor. Proje kapsamında permakültür, yeşil ekonomi ve sıfır atık yönetimi gibi konulara odaklanılıyor. Atölye çalışmaları, eğitimler ve Eko Kafe gibi etkinliklerle de renkli bir yaşam alanı oluşturuluyor.
Eyüpsultan Belediyesi, Odayeri Ekolojik Yaşam Çiftliği projesiyle sürdürülebilir yaşamı destekleyen, ilçenin doğasını koruyan, yaşam kalitesini zenginleştiren insan odaklı ve çevreci tarım yapılmasını sağlıyor. Proje kapsamında permakültür, yeşil ekonomi ve sıfır atık yönetimi gibi konulara odaklanılıyor. Atölye çalışmaları, eğitimler ve Eko Kafe gibi etkinliklerle de renkli bir yaşam alanı oluşturuluyor.
Küresel iklim kriziyle birlikte ekolojik tarım ve sürdürülebilirliğin önemi giderek artıyor. Eyüpsultan Belediyesi Odayeri Ekolojik Yaşam Çiftliği” projesiyle, sürdürülebilir yaşamı destekleyen, ilçenin doğasını koruyan, yaşam kalitesini zenginleştiren insan odaklı ve çevreci tarım yapılması sağlanıyor.
Eyüpsultan Belediyesi, doğaya ve insana verdiği önemle geleceği düşünen hizmetler üretmeye devam ediyor. Bu kapsamda Odayeri Mahallesi’nde oluşturulan Ekolojik Yaşam Çiftliği, hem Türkiye hem de dünyada sürdürülebilir çevre ve tarım için önemli bir başlık olan permakültür, yeşil ekonomi ve sıfır atık yönetimine odaklanan bir alan olma özelliği taşıyor.
Atölye çalışmaları ve eğitimlerle renkli etkinlikler
Eyüpsultan Belediyesi bu projeyle “Ekolojik Tarım Felsefesi” ile ürünler üretmeyi, her fırsatta doğa ile insanı buluşturmayı, atölye çalışmaları ve eğitimlerle renkli etkinlikler düzenlemeyi, Eko Kafe ile yöresel ve geleneksel yöntemlerle hazırlanan sağlıklı yemekler sunmayı hedefliyor.
Çiftlikte hügelkültür bahçesi gibi doğal gıda üretim alanları, yağmur suyu hasadının yapıldığı su toplama göletleri, gıda ormanı, meyve ağaçları, aromatik bitkiler, toprağı koruma ve toprak üretimi alanları, toprak enerjisinden faydalanmak için oluşturulan bölümler bulunuyor.
Yağmur suyu hasadı yapılıyor
Geleneksel tarım yönteminin, toprağın ve iklimsel döngünün kendi kendini yenilediği bir yöntem olduğunu belirten Eyüpsultan Belediyesi Plan ve Proje Müdürlüğü’nde görevli Yüksek Ziraat Mühendisi, Tarım 4.0 Proje koordinatörü Murat Aktaş, “Projemizde permakültür yöntemlerini ve geleneksel tarım dediğimiz yöntemleri uyguluyoruz. Burada hem çeşitli aromatik bitkiler, hem meyve ağaçları hem de yağmur suyunun hasadının yapıldığı bir sistem var. Bu proje hepsinin ekolojik bir döngüye bağlı yapıldığı bir proje” dedi.
“Ekolojik döngü içerisinde kendini yenileyen bir sistem”
İstanbul’da yapılaşma ve betonlaşmanın çok fazla olduğuna dikkat çeken Aktaş, şöyle devam etti: “Biz de İstanbul’un kuzey yakasında özellikle Eyüpsultan’da, Odayeri’nde böyle bir alanı değerlendirdik. Projenin amacı, özellikle tarımsal üretimin ekolojik döngü içerisinde kendi kendini yenileyen bir sistemi oluşturmak ve bu sayede her aşamasında maksimum tasarrufu sağlamak. Bu çalışmanın doğaya sağladığı fayda konusuna gelirsek, özellikle hem topraktaki organik madde miktarı ve toprağın verimlilik seviyesi artıyor hem de alınan ürünlerde verim oranı artıyor. Aynı zamanda oluşacak ürünler de karşımıza temiz ve güzel olarak geliyor.”
Su yetersizse göletlerde biriken yağmur suyu kullanılıyor
Eyüpsultan Belediyesi Plan ve Proje Müdürlüğü’nde Şehir Plancısı olarak görev yapan Tümay Arıcan ise Ekolojik Yaşam Çiftliği’nde gerçekleştirilen yağmur suyu hasadı ile ilgili şunları söyledi:
“Odayeri Ekolojik Yaşam Çiftliği projesi hazırlanırken kendi kendine yetebilen bir ekosistem kurulması hedeflenmişti. O yüzden öncelikle arazinin ıslah edilmesi gerekiyordu. Buna bağlı olarak toprak ıslahı ve su tutma çalışmaları gerçekleştirildi. Şu anda yaklaşık 10 bin metrekare bir alanda bu çalışma tamamlandı. 3 tane göletimizde arazi tipi yağmur suyu hasadı gerçekleştiriyoruz. Böylece suyun yetersiz olduğu zamanlarda göletlerimizde biriken sularla arazimizi sulayabiliyoruz. Burada 100 kadar meyve ağacı dikildi ve çeşitli aromatik bitkiler ekilerek bir gıda ormanı oluşturuldu. Yaklaşık dördüncü senemiz. Ektiğimiz tüm bitkilerin ve ağaçların meyvelerini her sene artarak almaya devam ediyoruz.” – İSTANBUL