Ticaret Bakan Yardımcısı: İslam ülkelerine olan ihracatı 2028 yılında 112,5 milyar dolara ulaştırmayı hedefliyoruz
Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İslam Ülkeleri ile İhracatı Geliştirme Stratejisi kapsamında İslam ülkelerine olan ihracatın 2028 yılında 112,5 milyar dolara ulaştırılmasının hedeflendiğini belirtti. Ağar, Afrika’ya ihracat fırsatları ve stratejik önerilerin ele alındığı ‘İhracat ve Ekonomi Buluşması’ programında konuştu. Programda ayrıca, Afrika pazarının gelecek vizyonu ve Türkiye-Afrika ticaret hacmi hedefi de ele alındı.
Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İslam Ülkeleri ile İhracatı Geliştirme Stratejisi kapsamında İslam ülkelerine olan ihracatın 2028 yılında 112,5 milyar dolara ulaştırılmasının hedeflendiğini belirtti. Ağar, Afrika’ya ihracat fırsatları ve stratejik önerilerin ele alındığı ‘İhracat ve Ekonomi Buluşması’ programında konuştu. Programda ayrıca, Afrika pazarının gelecek vizyonu ve Türkiye-Afrika ticaret hacmi hedefi de ele alındı.
Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, “Afrika kıtasından da 26 ülkenin yer aldığı İslam Ülkeleri ile İhracatı Geliştirme Stratejisi kapsamında İslam ülkelerine olan ihracatımızı 2023 yılında altmış 66,4 milyar dolardan 2028 yılında inşallah 112,5 milyar dolara ulaştırmayı hedeflemekteyiz” dedi.
Teknopark Ankara’da ‘İhracat ve Ekonomi Buluşması’ gerçekleştirildi. Programa, Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, WCI Forum Başkanı Utku Bengisu, Ekonomist Prof. Dr. Abdulkadir Develi ile çok sayıda davetli katıldı. Programda, Afrika’ya ihracat fırsatları ve ihracatçılar için stratejik öneriler ve Türkiye ile küresel ekonomik gelişmeler konuları ele alındı.
Programda konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, küresel ekonomi ve ticarette ılımlı bir toparlanma eğiliminin gözlendiğini, jeopolitik ve ekonomik risklerin önemli ölçüde devam ettiğini belirterek, “Bu kapsamda 2024 ve 2025 yıllarına ilişkin küresel ekonomik büyüme ve ticaret tahminleri hala tarihsel ortalamaların altında seyrediyor. Ancak tüm bunlara rağmen Türkiye ekonomisi küresel ekonomideki bu belirsizliklere rağmen güçlü performansını sürdürmekte. Türkiye ekonomisi 2024 yılının ilk çeyreğinde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,7 gibi çok önemli bir oranda büyüme gösterdi. Böylelikle Türkiye ekonomisi son 15 çeyrektir kesintisiz bir büyüme performansını başarıyla sürdürüyor. Özellikle ihracatı arttırmaya ve ithalatı düşürmeye yönelik atılan adımlar neticesinde 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 5,7’lik büyümenin 1,6 yüzde puanı dış ticaretten geldi” dedi.
‘DESTEK ORANLARIMIZI DAHA TEŞVİK EDİCİ, DAHA ARTAN ORANLARDA VERMEKTEYİZ’
Bakan Yardımcısı Ağar, Ticaret Bakanlığı olarak hayata geçirdikleri bütün politikalar ile dünyanın her yerinde var olmaya önem verdiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
“Dünyanın en uzak köşelerindeki ülkelerde dahi ticari ilişkileri geliştirmek için de pazar çeşitliliği anlamındaki faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz. Bu minvalde hayata geçirmiş olduğumuz çeşitli pazara giriş stratejilerinde ülkemizle Afrika kıtası arasında her alana yayılan karşılıklı bağların dostluk esasına dayanan ticari iş birliğine yansıması için Afrika kıtası ülkelerine de ayrı bir ehemmiyet gösteriyoruz. Bu doğrultuda 2003 yılından itibaren bakanlığımız tarafından uygulanan Afrika ülkeleriyle ticari ve ekonomik geliştirilmesi stratejimiz ile kıta ülkeleriyle var olan köklü ve güçlü tarihi bağlarımızı ticari ve ekonomik yönden geliştirmeye ve derinleştirmeye devam ediyoruz. Halihazırda 26 ülkede Afrika’da 28 merkezde 32 tane ticaret müşavirimiz bu anlamda görev yapıyor. Ama bu sayı elbette ki Afrika ülkelerinin sayısına kadar ulaştırma noktasında da imkanlarımız ölçüsünde çalışmalarımıza devam edeceğiz. Yine Afrika kıtası özelinde dış ticaret rakamlarına baktığımızda kıta ile karşılıklı ticaretimizin son 20 yılda yaklaşık 5 kat artışla 2023 yılında 32 milyar dolar gibi bir rakama ulaştırdığını görüyoruz. Yine 2024 yılında da Afrika ülkelerinde aynı trende devam ettiriyoruz. Ocak-Mayıs dönemine baktığımızda Afrika’ya ticaret hacmimizin yüzde 9,6 oranında artarak 13,6 milyar dolar seviyesine ulaştığını görmekteyiz. Bu anlamda bu karşılıklı ticaretin daha da arttırması amacıyla uzak ülkeler stratejisi diye farklı bir strateji daha yürürlüğe koyduk. Uzak ülkeler stratejisi kapsamında 18 tane ülke belirledik. Bu 18 ülke arasında iki tane Afrika ülkesi de var. Birisi Güney Afrika Cumhuriyeti diğeri Nijerya. Bu ülkelere yönelik ihracatımızda biraz daha destek oranlarımızı daha teşvik edici, daha artan oranlarda vermekteyiz. Bu çerçevede Afrika kıtasından da 26 ülkenin yer aldığı İslam Ülkeleri ile İhracatı Geliştirme Stratejisi kapsamında İslam ülkelerine olan ihracatımızı 2023 yılında 66,4 milyar dolardan 2028 yılında inşallah 112,5 milyar dolara ulaştırmayı da hedeflemekteyiz.”
‘AFRİKA PAZARININ GELECEK VİZYONUNU ORTAYA KOYDUK’
WCI Forum Başkanı Utku Bengisu ise burada yaptığı konuşmada, Afrika’da her yıl 3,25 trilyon dolarlık ekonomi döndüğünü söyleyerek “54 ülke var. 1,5 milyara yakın insan yaşıyor. ve 3,25 trilyon dolarlık bir ekonomi dönüyor. Her yıl Afrika aşağı yukarı yılda 1 trilyon dolarlık ithalat gerçekleştiriyor. Dolayısıyla Türkiye buradan pay alabilir mi, Türk firmaları bu pazarda bir farkındalık oluşturabilir mi diye bir beyin jimnastiği yaptık. Afrika’nın ticaretinde lider konumunda olan ülkelerin başarı hikayelerini de inceledik. Afrika’nın bizim bildiğimiz Afrika pazarı olmadığını anlatmaya çalıştık. Dolayısıyla bu büyük pazarın Türk firmaları tarafından konsantre bir şekilde daha nitelikli bir analiz yapılarak bu pazara özel bir stratejiyi nasıl geliştirebiliriz diye konuştuk. Mesela Ordu’dan bir firmanın 2 milyon dolarlık bir başarı hikayesi oldu. Kayseri’den bir firmanın 2,5 milyon dolarlık bir başarı hikayesini gördük. Batman’da hayatında hiç Afrika’yı bilmeyen bir şirketin 3 ayda 200 bin dolarlık ihracat başarısına tanıklık yaptık. Bu stratejilerle firmalar doğrudan nasıl gelir yaratabildi, kendilerine ihracat girdisi yarattı ve firmalar kendini nasıl güçlendirdi? Onların hikayelerini hep beraber irdeledik ve Afrika pazarının bir gelecek vizyonunu da ortaya koyduk. Yani 2050 yılında bu pazar nasıl olacak? 2050 yılında bu ekonomi ne kadar büyüyecek? Biz nerede olmalıyız? Rakiplerimiz nerede? Onları nasıl geçebiliriz? Onlar üzerinde ciddi kafa yorucu bir toplantı gerçekleştirdik” dedi.
’75 MİLYAR DOLARLIK TÜRKİYE-AFRİKA TİCARET HACMİ HEDEFİ’
Bengisu, 74 organizasyon gerçekleştirdiklerini ve bugüne kadar 54 Afrika ülkesinin 46’sına ayak bastıklarını belirterek “Bu farklı ülkelerde sahada gezerek Türkiye’den mal alabilecek potansiyel firmaların listelerini oluşturmaya çalıştık. Türk firmalarına burada ilişkiler kodlamaya çalışıyoruz. Türk firmalarımızın ihracatına katkı verecek gönüllüleri oluşturmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin dört bir tarafında seminerler yapıyoruz. İhracat videolarıyla da insanlara motivasyon sağlayıp bu pazardan daha çok Türk firmasının yararlanmasını istiyoruz. 75 milyar dolarlık Türkiye-Afrika ticaret hacmi hedefine daha güçlü bir kodla, daha güçlü bir kadroyla yürümek için organizasyonlarımızı devam ettiriyoruz. Hedefimizi bu yöne, bu rotaya doğru çevirdik” diye konuştu.
‘KÖRFEZ ÜLKELERİNDE ÇOK CİDDİ İVMELENME SÖZ KONUSU’
Ekonomist Prof. Dr. Abdulkadir Develi de Afrika ile olan ihracatın geliştirilmesinin önemli olduğunu kaydederek “Türkiye’nin şu anda yıllık bazlı ihracatı 260 milyar dolar ve rekorlar kırmaya da devam ediyoruz. Dünyada uygulanan sıkı para politikalarına, yaşanan depreme, daralan ülke ekonomisine rağmen ben şunu söylüyorum, Türkiye’nin ekonomisini Avrupa ve ABD ile mukayese etmemek lazım. Biz genç, dinamik bir ekonomiyiz. Biz büyümek durumundayız. Büyümeyi destekleyecek sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi ‘sağlıklı büyüme modelinden’ bahsediyoruz. Biz büyüdükçe cari açığın artması değil, ihracat ile desteklememiz gerekir. Döviz getirici faaliyetler ile desteklenmiş, büyüdükçe cari dengeyi yormayan bir büyüme modelinden bahsediyoruz. Buradaki en önemli parametre ise, ihracat ve ihracatçının bu noktada desteklenmesi. Pazarların başında Afrika geliyor. Körfez ülkelerinde gerçekten çok ciddi ivmelenme söz konusu. Afrika’yı bir şekilde okuyarak, ihracat ile desteklerle, pazarları anlayarak araştırarak hem firma hem de ülke bazında bizim refahımızı pozitif yönde etkileyecektir” ifadelerini kullandı.