Mobilyacı, arkadaşının isteği üzerine minibüsü karavana dönüştürdü ve bu işi meslek haline getirdi

Kayseri’de bir arkadaşının minibüsünü isteği üzerine karavana dönüştüreren mobilyacı Mesut Demiralp, daha sonra bu işi meslek edindi.

Meslek hayatına 14 yaşında çırak olarak mobilya sektöründe başlayan 44 yaşındaki Demiralp, yıllarca mesleğini sürdürdü.

Kentte 2005 yılında kendi iş yerini açan, 2014 yılında ise mesleğini sürdürmek amacıyla İstanbul’a giden Demiralp, 2020’de Kovid-19 salgını nedeniyle memleketine geri döndü.

Ardından bir arkadaşının isteği üzerine aracını karavana dönüştürmek için kolları sıvayan Demiralp, daha sonra bu işi mesleği haline getirdi.

Demiralp’ın minibüsten dönüştürdüğü karavanlar, Marmara, Akdeniz ve Ege bölgelerinden talep görmeye başladı.

Mesut Demiralp, AA muhabirine, arkadaşının karavan hayalini gerçekleştirmek isterken kendi mesleğini değiştirdiğini söyledi.

Panelvan aracını motokaravana dönüştürdüğü, arkadaşının ve çevresinin ısrarı üzerine bu işe yöneldiğini anlatan Demiralp, şöyle konuştu:

“Arkadaşımızın ‘sen bu işi yapıyorsun, anlıyorsun, bir haftada aracımı yaptın’ gibi sözleri üzerine bu işi radarımıza aldık. Sonra arkadaş çevresine bizi karavancı olarak duyurmuş. Olaylar böyle gelişti. Ardından kendimiz için araç aldık ve her şeyiyle bu işi bir yapalım, görelim istedik. Tabi güzel de yaptık. Kovid-19 salgınından dolayı baktık ki piyasadaki talep yüksek, böylelikle bu işe girmiş olduk. Bu işi yaptık ve sevdik. Bizim aradığımız zaten mobilya sektörünün dışında farklı, heyecan verici bir işti. Böylelikle bu işe başladık.”

Demiralp, karavanların Marmara, Akdeniz ve Ege bölgelerinden talep gördüğünü dile getirdi.

“Eskiden bu araçların birine vida atmaya korkardık”

Salgın ve depremlerin karavana olan ilgiyi artırdığını belirten Demiralp, şunları söyledi:

“Arkadaşımızın karavan talebi, aracını karavana dönüştürme hayali bize yeni bir meslek kapısı açtı. Bu anlamda gerçekten yeni bir mesleğimiz oldu. Biz aslen mobilyacıyız. Eskiden bu araçların birine vida atmaya korkardık. Şimdi aracın içinden girip üstünden çıkıyoruz, kaportasını yapıyoruz. Bu araçları bambaşka bir kimliğe büründürerek yaşam alanına dönüştürüyoruz. Araçlarımızı, temiz suyu ve gıdası olduğu sürece herhangi bir yere mekana bağlı kalmadan yaşayacak şekilde tasarlıyoruz. Tuvaleti, banyosu, mutfağı, yatak ve oturma alanı mevcut. Kendi tasarımlarımızda asansör yatak sistemi var. Bir insanın rahatça yaşamını devam ettirebileceği bir alan oluşturuyoruz.”