Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi’nin İlk Kongresi Gerçekleştirildi

Feridun AÇIKGÖZ/ İSTANBUL TÜRK Bilim İnsanı ve Beyin Cerrahı Prof. Dr. M. Gazi Yaşargil adına kurulan ‘Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi’nin ilk kongresi dün yapıldı. 50 ülkeden 640 katılımcının yer aldığı kongrede, dünyanın önde gelen beyin cerrahları bir araya gelerek beyin cerrahisi alanındaki son gelişmeleri ele aldı.

Türk Bilim İnsanı ve Beyin Cerrahı Prof. Dr. M. Gazi Yaşargil adına, “Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi” kuruldu. Akademinin ilk ilk kongresi Prof. Dr. Uğur Türe’nin başkanlığında dün Bakırköy’de bir otelde düzenlendi. 7 Haziran’a kadar devam edecek olan kongrede dünyanın önde gelen beyin cerrahları bir araya gelerek beyin cerrahisi alanındaki son gelişmeleri ele aldı. Kongre Başkanı Prof. Dr. Uğur Türe moderatörlüğünde gerçekleştirilen basın toplantısında, Prof. Dr. Ossama Al-Mefty (Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi Başkanı – Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, ABD), Prof. Dr. Ali F. Krhist (Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi Genel Sekreteri – Arkansas Nörolojk Bilimler Enstitüsü, ABD) ve Prof. Dr. Mustafa Başkaya (Kongre Bilimsel Komite Başkanı – Wisconsin Üniversitesi Tıp Fakültesi, ABD) da yer aldı. Prof. Dr. M. Gazi Yaşargil ise kongreye tekerlekli sandalye ile geldi.

“200 GENCE ÜCRETSİZ KAYIT YAPILDI, BİZİM KASAMIZ GENÇLERİN BEYNİ”

Prof. Dr.Uğur Türe, basın toplantısında “Bugün Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi Kongresi’ni düzenliyoruz. ve dünyanın en iyi en önemli beyin cerrahları bu kongreye katıldılar. 640 katılım var 50 ülkeden ve çoğunluğu genç arkadaşlar. Burada Mikronöroşirürji eğitiminin nasıl olması gerektiği ve Mikronöroşirürji fikrinin, felsefesinin daha geniş kitlelere nasıl ulaşabileceği konusunda tartışıyoruz. Akademi, 1 yıl önce kuruldu. Bunun amacı Mikronöroşirürjiyi gençlere ulaştırmak ve bu eğitimi daha yaygın hale getirmek ve bu felsefeyi yaygın hale getirmekte gerekli olduğu için geçen yıl kuruldu. ve ilk kongre tabi ki İstanbul’da yapılmalıydı ve bunu iyi bir şekilde başardığımıza inanıyorum. Bu kongrenin farklı bir yanı var. 218 konuşmacı var, 36 ülkeden. ve bu kişiler kendi uçak paralarını verip kendi otel rezervasyonlarını yapıp kendi imkanlarıyla bu kongreye katıldılar. Amerika’dan, Japonya’dan, Çin’den, Arjantin’den, Avustralya’dan, Şili’den gelen arkadaşlar var. Buraya bu masrafı yapıp 10 dakika konuşmak için geldiler. Bu gerçekten kutsal bir şey bunu herkes yapamaz. Buradan gelen gelir ve bağışçıların sayesinde 200 genç arkadaşa ücretsiz kayıt imkanı sağladık. Bu kongreye bildiri gönderen 40 yaşından genç herkes ücretsiz kayıt oldu. Bu dünyada ilk kez gerçekleşti bunu bilmenizi isterim. Milyon dolarlar da gerekmedi bunun için. Bu çok önemli bir felsefe, akademinin bir felsefesi. Akademinin bütün kongrelerde, kongreden bir gelir olur, akademiye aktarılır. Bizim kasamız yok. Bizim kasamız gençlerin beyni. İnşallah bu bir örnek olacak bundan sonraki kongrelerde diğer arkadaşların yapmalarını tavsiye edeceğiz. Bizim gençlere ulaşmamız lazım ki o gençlerin içinden daha iyi mikronöroşirürjenler çıksın. Daha çok kişiye ulaşmamız lazım. Bunun ilk adımını attık. 200 kişiye, 200 genç arkadaşa ücretsiz kayıt imkanı sağladık.” dedi.

“İNSAN BEYNİ BAMBAŞKA”

Türe, Prof. Dr. Yaşargil’den bir mesaj iletmek istiyorum diyerek “1967’de biliyorsunuz Prof. Yaşargil Mikronöroşirürji devrimini başlattı. ve bu başarıların hepsinin eşi sayesinde olduğunu, onunla birlikte çalışmaktan dolayı bu başarıyı elde ettiğini iletti. Eşi, onun ameliyat hemşiresiydi. Bütün ameliyatları eşiyle birlikte yaptı hocamız. ve gençlere çok çalışmalarını iletti. Haftalık belirli bir çalışma saatiyle mikronöroşirürjen olunamaz, öyle bir şey yok. Öyle bir lüks yok. 24 saat çalışmak zorundayız. 24 saat bunu düşünmek zorundayız. Mikronöroşirürji sadece mikroskop kullanmak değildir. Ona uygun yaşamak, ona uygun bir felsefeyle hayata bakmayı gerektiriyor. Prof. Yaşargil yeni hazırladığı kitabından bahsetti ve orada da önemli bir mesaj verdi. Hep söylüyor bunu, insan beyni bambaşka. Hayvan beyniyle kıyaslamamak lazım. Hayvandan gelme tartışmalarının doğru olmadığını insan beyninin bambaşka olduğunu iletti” şeklinde konuştu.

“PROF.YAŞARGİL ÇOK STRESLİYDİ, STRES BEYİN İÇİN ÇOK SAĞLIKLI”

Prof. Dr. Uğur Türe, stresin beyin için faydalı olduğunu belirterek,”Dün akşam hocamız buradaydı, 99 yaşını kutladık. Görme sıkıntısı var, boynunda sıkıntı var ama beyni hepimizden daha iyi. Zekası, sağlığı hepsi daha iyi. Dünyanın en stresli işini yaptı. Ondan daha fazla stres yaşayan birini tanımıyorum. Mikronöroşirürjiyi eğitimini vermek için sadece hastalarıyla değil dünyayla uğraştı. Demek ki stres, mücadele edeceğiniz bir stres, en sağlıklı şey. Depresyon başka bir şey. Depresyon en kötü şey. Ama stres çok faydalı” açıklamasında bulundu.

“TÜRKİYE’DE DÜNYANIN EN İYİ NÖROCERRAHLARI BULUNUYOR”

Toplantıda söz alan Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Yaşargil Mikronöroşirürji Akademisi Başkanı Prof. Dr. Ossama Al-Mefty; ” Türkiye’de dünyanın en iyi nörocerrahları bulunuyor ve bunun bir sürpriz olmadığını biliyoruz. En büyük dönüşüm, dünyanın en iyi beyin cerrahı olan Yaşargil’in önderliğinde yapıldı. Getirdiği teknikler ve eğitimle, dünyada tüm cerrahlar pratiklerini geliştirdiler ve hastalarına daha önce ulaştıramadıkları tedaviyi sağladılar. Tedavisi mümkün olmayan birçok vakada ve hastalıkta sorunsuz iyileşmeler yaşandı. İnsan hayatını kurtarmak için milyarlarca dolar harcamaya gerek yok. Esasen burada Yaşargil hocanın geliştirdiği tekniklerle, eğitim ve adanmışlıkla 7 milyar insana ulaşan bir hayat kurtarma prosedürü geliştirebilirsiniz. Bunun için bizim yapmamız gereken cihazlara büyük yatırımlar yapmak değil, bu eğitim ve tekniği insanlara öğretmek ve insanları yetiştirmek dedi. Türkiye’den başka bir yerde bu girişim yapılmış olsaydı bu kadar kaynakla bu kadar iyi bir sonuca ulaşmak mümkün olmazdı. Bu nedenle Prof. Dr. Uğur Türe ve emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorumö dedi. Wisconsin Üniversitesi Tıp Fakültesi’den aynı zamanda Kongre Bilimsel Komite Başkanı olan Prof. Dr. Mustafa Başkaya da toplantıda, Yaşargil felsefesi ve onun ortaya çıkardığı modern mikrocerrahinin çığır açtığını ifade etti.